İnanoğlu, komşusu Kadri Cenani’nin Kanlıca’daki evinde çekim yapma niyetiyle görüşmeye gelen film yapımcısı Necil Ozan, yönetmen Nişan Hançer ve sanat yönetmeni Zaven Bey’i etkiler. Tecrübesi olmamasına rağmen kendisinde sinema ışığı gören Nişan Hançer’in asistanlık teklifini kabul ederek Fuat Rutkay’ın yapımcısı olduğu “Yosmanın Kızı “filmiyle Yeşilçam’a ilk adımını atar.

Daha sonra “Dikenli Yol”, “Funda”, “Kıbrıs’ın Belası Kızıl EOKA”, “Ham Meyva” ve “Sonbahar” filmlerinde Nişan Hançer’in, “Yalnızlar Rıhtımı” ve “Yangın var” filmlerinde de Ö. Lütfi Akad’ın yönetmen yardımcılığını başarıyla üstlenir. Ozon Film’in sahibi Ural Ozon’un teklifi üzerine 1959’da, yönettiği ilk film olan “Senden Ayrı Yaşayamam”la yönetmenlik kariyerine başlar.

İnanoğlu, sonradan “Sultan” unvanını alacak Türkan Şoray’ı sinemaya kazandırdığı “Köyde Bir Kız Sevdim”in yanı sıra “Belki Bir Sabah Geleceksin”, “Küçük Kahraman”, “Yaşamak Hakkımdır”, “Doğmadan Ölenler”, “Kanun Kanundur”, “Kiralık Koca”, “Ölmek mi Yaşamak mı”, “Şafakta Buluşalım” ve “İntikam Uğruna” filmleri ile dış yapımcılar için üstlendiği yönetmenlik serüveninde engin bir tecrübeye sahip olur. Bu bilgi ve birikimle 1960’ta Erler Film – Türker İnanoğlu şahıs firmasını kurarak kendi filmlerini çekmek üzere yapımcılığa başlar.

Bu aşamada daha sonra filmografisinde çok önemli bir yer tutacak olan, Türk sinemasının büyük ustası, sanat yönetmeni Sohban Koloğlu ile tanışır. Bu tanışma İnanoğlu için uzun yıllar sürecek bir dostluğa ve filmlerine değer katan bir birlikteliğe dönüşür. Bu işbirliği televizyon dönemlerinde de sürecektir, ta ki Sohban Usta vefat edene kadar...